Yılbaşı arifesinde, sıcak bir atmosferin hakim olduğu evde, her şey sıradan gözükse de gerçekte bir tutku kıvılcımı yanıyordu. İçerideki ışıklar parıldarken, o gece henüz başlamamıştı ama gergin bir bekleyiş içindeydik. Kendi hayatıyla bağlantısı zayıf olan bir Latin kadın, bu yılbaşı gecesinde yalnızlığına son vermeye kararlıydı. Eşi başka bir şehirde işteyken, onun yokluğuna aldırmadan özel bir hazırlık yapmaya karar verdi. Mutfakta geçirdiği yoğun saatlerden sonra rahatlamak için oturma odasına geçti. Üzerindeki seksi kıyafeti ve güzel vücudu ile aynada kendine bakarken, yaşadığı yalnızlık hissini biraz olsun unutturmak istedi. Tüm duyguları içinde kabarırken, genç üvey oğlunun eve döneceğini hatırladı. O an hissettiği heyecan, onu kışkırtan düşüncelerle dolup taşmasına sebep oldu. Üvey oğlu kapıdan içeri girdiğinde ise ikisi arasında elektriklenme hissedildi. Göz göze geldiklerinde kalplerinin hızlandığını hissedebiliyorlardı. Kızgın bir tutkuyla yaklaştı; aralarındaki çekim artık gizlemeyecekleri kadar yoğun hale gelmişti. Yılbaşı ruhu içinde kaybolmuş gibi hissederken, aslında birbirlerine duydukları arzuyu da kabullenmeye başladılar. Bu cesaretin ardından aralarında geçen sohbetler sadece eğlenceli değildi; aynı zamanda güçlü bir çekim yaratıyordu. “Beni nasıl böyle şaşırttın?” diyerek ona yaklaşmayı seçtikten sonra ikisi de daha fazlasını istediklerini biliyorlardı. Her an saniyeler kadar hızlı geçti ve özlem dolu bakışlarla birbirlerine doğru adım attılar. Emekleyip uzanırken vücutlarının temas etmesiyle hissettikleri zevk doruk noktasına ulaştı. Duygularının akışıyla birlikte bu yasak aşkın tatlı yansımaları ortaya çıkmıştı. Onlar için perde arkasındaki tüm kuralları unutmak kolaydı; tek düşündükleri aralarındaki bağın gücüydü. Gecenin ilerleyen saatlerinde yaşadıkları bu ateşli deneyimi geride bırakmadılar; aralarında büyüyen tutkuyla tekrar buluşma sözü verdiler. Bir yılbaşı gecesi daha geçen bu anıları, onları sonsuza dek bağlı kılan bir sır olarak kalacaktı.
